Bursa’da Kestane üretiminde son yıllarda yaşanan hastalıkların tesiriyle üretimin düşmesi üzerine Vilayet Tarım Müdürlüğü harekete geçti. Ödemiş’ten hastalıklara sağlam getirilen 4 çeşit kestane fidanı Bursa’da İnegöl Belediyesi öncülüğünde Hilmiye Mahallesi’nde kuruldu.
BURSA (İGFA) – Bursa’nın ve İnegöl’ün eski markalarından kestane, son yıllarda hastalıklar nedeniyle sıkıntı devirlerden geçiyor.
Rekoltesi ve popülasyonu hayli düşen kestanenin tekrar eski günlerine dönmesi ismine Vilayet Tarım Müdürlüğü harekete geçerek, örnek bahçelerden biri İnegöl Belediyesi ve İlçe Tarım Müdürlüğü öncülüğünde Hilmiye Mahallesi’ne kuruldu.
Demonstrasyon bahçesinde vilayet ve ilçe yetkilileri ile birlikte yapılan incelemede Bursa Vilayet Tarım Müdürü Hamit Aygül, Bursa’nın kestane ile özdeşlemiş bir kent olduğuna dikkati çekerek, “Kestane Bursa’nın markalarındandır. Lakin son 10-15 yılda kestane ağaçlarımız birkaç tane ziyanlı ve hastalıktan ötürü epeyce gerilemiş durumdaydı. Bilhassa kol kanseri, gal arısı, mürekkep üzere hastalıklardan ötürü hem ağaç sayısında, popülasyonda azalma olmuştu hem de randıman düşmüştü. Bundan 20 sene evvel 20 bin tonlarda olan üretimlerimiz son yıllarda 4 bin tonlara kadar düşmüştü. Biz de bu hususta bir önlem olsun diye çalışma yapmaya başladık. Bakanlığımızın katkılarıyla Ödemiş’ten temin ettiğimiz kısım kanseri ve gal arısına güçlü fidanlarla burada çiftçilerimize örnek bahçeler oluşturmaya çalıştık. Böylelikle 4 çeşit getirdiğimiz kestanenin hastalıklara direncini gördükten sonra en güçlü olanıyla Bursa’da gelecek yıllarda tekrar kestaneciliğin gelişip kalkınması için çalışma başlatacağız. İnşallah kaybolmaya yüz tutmuş kestaneciliği tekrar eski günlerine döndürerek markamızı yaşatmış olacağız” diye konuştu.
İnegöl Belediye Lideri Alper Taban ise, yaklaşık 30 bin hektar tarım toprağı bulunduğuna dikkati çekerek, yaklaşık 13 bin hektarında da meyve üretimi yapıldığını kaydetti.
Çok verimli topraklara sahibiz” diyen Lider Taban, “Bunun farkında olmak lazım. Birebir vakitte üretimin ve tarımın stratejik bir alan olduğunu da pandemiyle birlikte daha güzel anladık. Kendinize yetebilecek besin eserleriniz yoksa, bazen cebinizdeki paranın da kararının olmayacağını görebiliyoruz. Hasebiyle biz burada ziraî ve hayvansal manadaki her türlü üretimi nitelikli bir biçimde yapmaya devam etmeliyiz” dedi.
